Finansal Risk ve Kaygı Yönetimi Sigorta Dünyasını Nasıl Şekillendirecek?

Dünya, artışa geçen doğal afetler ve buna eklenen Pandemi süreci ile birlikte adeta yeniden şekilleniyor. Yaşam tarzları değişiyor, satma ve satın alma davranışları farklılaşıyor, ekonomi odaklı riskler artıyor.  Önümüzdeki süreçte bireyleri ve şirketleri bekleyen en büyük değişim de bu kırılmalara paralel olarak gelişecek olan finansal risklerin ve kaygıların yönetilmesi olacak. Zira güvenli hissettiğimiz birçok alanın bu süreçte adeta yerle bir olduğuna şahitlik ediyoruz ve edeceğiz… Yakın gelecekte bireylerin ve toplumların kaygı eşiklerinin daha da yükseleceğini söylemek kâhinlik olmaz elbet.

Bana göre yakın gelecekte bu süreci doğru yönetmek için kullanılacak en güçlü silahlardan biri sigorta sektörü ve bu alanda ortaya çıkacak olan yeni enstrümanlar olacak. Sektör dijitalleşmenin de etkisi ile iş ve sosyal hayatımıza daha çok dokunacak… İnsanların stres yönetimlerine daha olumlu katkılar yapacak.

Bu kapsamda sigorta dünyası bana İngiliz tarihinin önemli devlet adamlarından biri olan Winston Churchill’in şu sözlerini hatırlatır. "Ben doktoruma ne ücret ödüyorsam, avukatıma bunun iki katını öderim. Çünkü; doktoruma ne anlatırsam anlatayım, doktor bana bir reçete yazar ve gider. Ağrıyı, sızıyı, acıyı ben tek başıma çekerim. Oysa Avukatıma ne anlatırsam anlatayım ben onun yanından rahatlamış bir şekilde çıkarken, tüm anlattığım dert, tasa ve kasvet, artık onun derdi haline gelir.” İşte sigorta yaptırmak da bana göre aynı hisleri yaratan bir durumdur. Bir nevi hayattaki kaygı ve endişelerinizi bir başka aracıya transfer edersiniz. Gereksiz yüklerden kurtulur ve daha huzurlu bir gelecek hedefine yürüyebilirsiniz… 

Son gelişmelerin de etkisiyle sigorta sektörü zaten bir lüks olmaktan çıkıp zorunluluk kategorisindeki öğelerden biri olarak yerini aldı.

Bugün işittiğimiz “Sigorta yaptırmak bana ne sağlar? Neden sigorta yaptırmalıyım?” gibi soruların yakın gelecekte “En uygun ve en hızlı sigorta hizmetini nasıl alabilirim” yönüne doğru evirilmeye başladı. Zira, hayatta emek ve değer verdiğimiz varlıklar artıkça onları koruma iç güdüsü de artışa geçiyor. Hele de bu değerleri çok çalışarak edinmişsek…

Öte yandan sektöründe gelmekte olan dip dalgayı doğru yönetmesi gerekiyor. Basitlik ve çeşitliliğin ahengini dijital kabiliyetlerle, doğru şekilde kurgulayan sigorta şirketleri için parlak bir gelecek söz konusu… Ataleti atamayan firmaları ise durmanın bile geri gitmek sayıldığı günümüzde, hızlı bir geriye düşüş bekliyor. Bu konudaki son gelişmeleri incelediğimde olumlu yöndeki gelişmelerin de arttığını söyleyebilirim. Tüketici ve sektör arasında karşılaştırma ve hızlı erişim sağlayan uygulamalar bu yöndeki beklentilerinin doğru yönetilmesini sağlıyor. Tarafların birbirine en az dezenformasyonla ulaşması ve bu sürecin yönetimi oldukça önemli. Özetle, sektörün doğru şekilde büyümesi ancak uçtan uca dijitalleşmeyle mümkün olabilecek”